Demokrasi ile islamiyet birbirlerine taban tabana zıt olan
biri ilahi diğeri beşeri iki sistemdir. Günümüzde
demokrasinin islama uygunmuş gibi gösterilmeye çalışılması en büyük bir cinayettir.
Bir iki örnek verecek olursak mesele anlaşılır. Mesela;
Demokraside faiz serbest, Kur’an’a göre yasaktır. Zina
demokraside serbest, Kur’an’a göre yasaktır. Demokraside kadınlar istedikleri
gibi serbestçe giyinebilirler. Kur’an’a göre ise örtünmek zorundadırlar.
Demokraside mahkemelerde insanların kendi yaptıkları kanunlar geçerlidir.
Kur’an’a göre ise mahkemelerde ilahi kanunlar geçerlidir vs. Anlamak
isteyenlere verdiğimiz şu örnekler bile Demokrasi ile İslamiyet’in ne kadar bir
birlerine zıt olduklarını, hatta birinin
olduğu yerde diğerinden bahsetmenin mümkün olmadığını gösterir.
Demokrasilerde en büyük suç dine dayalı devlet kurmaya
çalışmaktır.
Şimdi bak, bir müslüman Kur’an’ın bütün hükümlerini kabul
etmese müslüman olamaz, onları tatbik etmeye kalksa en büyük suçtur. Şimdi
müslüman ne yapsın?
Söylüyorum. İmanını korumak için ‘Kur’an ne diyorsa o doğrudur ve ben onu kabul ediyorum, Kur’an’nın red
ettiğini de red ediyorum’ diyecektir. Yoksa bu devirde faiz, içki yasak mı
olur gibi veya Kur’an’a göre mahkeme, idare mi olur gibi sözler söylemek veya
buna bezer fikirleri benimsemek insanı imansız eder de haberi bile olmaz. Bu
meselenin ahirzamanda ne kadar ciddi bir mesele olacağı şu hadisten de iyice
anlaşılır. Peygamberimiz (s.a.v.) ‘Ahir zamanda camilerde binden fazla kişi
namaz kılacak, içlerinde bir mü’min bulunmayacak’ buyurmuştur.
Dikkat edin. Bunu camide namaz kılanlar için söylüyor. Umarım meselenin ne
kadar ciddi olduğu anlaşılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder