23 Şubat 2011 Çarşamba

Aman ha..Provakasyonlara dikkat!

Son zamanlarda ülke çapında meydana gelen hadiselere bakılırsa çok planlı bir provokasyonla karşı karşıya olduğumuz rahatça anlaşılabilir. Bütün maksatları halkı sokağa dökmek, ülkeyi iyice karıştırıp darbelere zemin hazırlamaktır. Aman ha! Oyuna gelmeyelim.
Yedi askerimizin şehit edilmesi, şehirlerin orta yerinde, hem de güpegündüz karakollara saldırılması, göz göre göre araçların yakılması, insanlarla dolu belediye otobüslerinin ateşe verilmesi gibi hadiselerin ortak noktası halkı sokağa ve çatışmaların içine çelmektir. Hayır… Bu halk bu oyunlara gelmeyecektir. Çünkü, bun olayları önlemek bu halkın vazifesi değildir.
Evet, bu ülkede bu gibi çapulculara dur demek için yüz binlerce jandarma ve emniyet güçleri vardır. Daha da olmazsa bunların arkasında dağ gibi bir ordu mevcuttur. Ülke sınırları içinde bu gücün karşısında duracak güç yoktur. Öyleyse, bu gibi olayları önlemek onların vazifesidir. Ellerinde silah da vardır, vazifeleri de budur. Öyleyse, olayları onlar önleyecektir. Olaylara sade vatandaşın karışması olayları daha da içinden çıkılmaz bir hale getireceği gibi zaten istenen de budur: Kaos ortamı oluşturmak!
Bırakın, çapulcular ile emniyet güçleri uğraşsın. Emniyet güçlerimiz bu gibi olayların üstesinden gelecek güçtedir. Bunda şüphe yok. O zaman halkımız emniyet güçleri ile bu çapulcuları karşı karşıya bırakmalıdır. İşte bu, oyunu bozacak formüldür.
Halkın içine girip “Daha ne duruyoruz, yürüyelim” gibi sözler ile halkı galeyana getirmek için uğraşanlar provokatörlerdir. Böylelerini bu toplum zamanında çok gördü. Bunlar olayları başlatırlar ve ortalıktan kaybolurlar. Bu yüzden halkın olaylara karışmasına, yollarda yürüyüşe geçmesine gerek yoktur. Emniyetimiz de her türlü olayın üstesinden gelecek güçtedir. Endişeye mahal yoktur.
Artık halkımız toplumda provokasyonlar ile neler yapılmak istendiğini, bunları kimlerin organize ettiğini bilmektedir. Amma bu zalimlerin huylarından vaz geçecekleri yoktur. İlla ellerinden ne geliyorsa yapmakta kararlılar. Öyleyse, dikkatli olmak zorundayız. Hepiniz hayvan kestiğinizde fark etmişsinizdir. Hayvanın canının çıkmasına yakın illa bir kez daha harekete geçer. Veya kış giderken baharda illa bir soğuk daha olur; hem de kışı aratamayacak şekilde bir soğuk olur. Aynen bunun gibi, bu ülkeyi kana bulamak için çalışanlar deşifre olup ta bütün oyunları ortaya çıkınca ve yakayı ele verip kendilerinden hesap sorulmaya başlayınca son bir hamle daha yapmaları fıtri bir kanundur ki, olacaktır. Bu son olayları böyle değerlendirip toplum olarak oyuna gelmekten şiddetle kaçınmamız gerekmektedir.
Bizler olaylara hiç karışmayarak ve bu olayları çıkaranları emniyet güçlerini baş başa bırakarak en uygun hareketi yapmış olacağız. Bu şekilde onların bütün oyunlarını da bozmuş olacağız. Gelecek, bu karanlık güçlerin değil, inşallah bu memleketin hakiki sahipleri olan bizlerin olacaktır. Sadece biraz sabır.
Yalnız devleti yönetenlerin cezaları bir daha gözden geçirmeleri gerekir. Mesela, bu yedi askeri şehit eden katilleri yakalasanız ne yapacaksınız? Herkes biliyor ki onları besleyeceksiniz. Böyle ceza olur mu? Yüreğimiz yandı demekle bu işler olmaz. Onların cezası yaptıklarının aynısıdır. Aksi takdirde olayları önlemek mümkün olmaz. Son zamanda bütün bu olaylar olurken emniyet güçlerini taşlayan, onlara saldıran çocukların cezalarında indirime gitmeye kalkmanız da çok gülünç oldu doğrusu. Neyse ki bu kanunu ertelemeyi akıl ettiniz!...
Lütfen biraz akıllı olun. Elinizdeki fırsat her zaman ele geçmez. Bu fırsatı iyi değerlendirin. Sonra “keşke..” demenin kimseye bir faydası olmaz.
Unutmayın: “su uyur, düşman uyumaz!”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder