İnsanlardaki en kuvvetli duygulardan birisi de sevmek ve sevilmek duygusudur. Belki günlük hayatımızda yaptığımız bir çok şeyi sevmek ve sevilmek için yaparız. Hatta bir insan yeterince sevip sevilmezse asla tatmin olmaz ve bir çok psikolojik problemler de bu yüzden ortaya çıkar.
Kişinin sevdiği sevdiğine hediyeler vermesi ve ikramlarda bulunması ile anlaşılır. Sevdiğin bir kişi sana gelse ona ikramlarda bulunursun. Amma kendisine aşık olduğun, son derecede hayran olduğun birisi gelse ona ne yapacağını şaşırır, ne ikram edeceğini bilemezsin. Demek ikram ne kadar çok ise o kadar çok seviyor demektir.
Şimdi kendimize bakalım. Cenab-ı Hak bizlere ne kadar çok kıymetli nimetler vermiş ve her an vermeye de devam etmektedir. Sadece gözlerinizin kıymetine bakın ki dünyayı verseler onları vermezsiniz. Ay’dan güneşe, havadan suya, çeşit çeşit yiyecek ve giyecekler. Bunların başında hayat nimeti, eş dost, arkadaş nimeti, çol çocuk aklınıza ne gelirse hepsi ayrı birer nimet. Kur’an-ı Kerimin ifadesiyle “saymak isteseniz sayamazsınız”.
Bu kadar kıymetli ve bu kadar çok nimetleri Rabbimizin bize vermesi ne ifade ediyormuş? O’nun bizi çok sevdiğini. O’nun tarafından sevilmek ve bunu anlamak ve hissetmek. Herhalde insanı en fazla memnun eden, huzura kavuşturan ve tatmin eden şey bu olsa gerektir. Ne mutlu bu halde olan insanlara. Gerçek insanlar bunlar olsa gerektir. Cenab-ı Hak bizi de o makama yükselenlerden etsin, amin.
Madem Rabbimiz bizi böyle çok seviyor ve sevdiğini de gösteriyor; öyleyse biz dahi O’nu sevmeli ve sadece O’na kulluk ederek sevdiğimizi göstermeliyiz.
O’nu sevmek ve O’nun tarafından sevilmek. İşte varılacak son nokta budur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder