Emri yapmayan isyan etmiş olur…

Toplumumuzda maalesef şöyle bir yanlış anlayış var; Allah’ın yasak ettiği bir şeyi yaparsan günah işlemiş olursun amma, emrettiği bir şeyi yapmazsan bir şey olmaz, sonra da tevbe edersin, olur biter. Yani, emirlere karşı bir lakaytlık var. Hatta çok insanımız Dinimizde kesin emir olan, yani farz olan bir emri yerine getirmediği zaman isyan etmiş olduğunu, günah işlemiş olduğunu, nefis ve şeytanı dinlemiş olduğunu dahi düşünmez. Halbuki yasak bir şeyi işlemek nasıl büyük bir suç ise, emredilen bir farzı yapmamak ta o derece büyük bir suçtur. Bunu bir örnekle açalım:

Mesela, bir komutan bir askere bir şey yapmasını emretse, o asker onu yapmasa suç işlemiş olmaz mı? O askere ceza verilmez mi? Bir amir bir memuruna yapması için bir iş emretse, o memur o işi yapmazsa suç işlemiş olmaz mı? Aynen bunun gibi; elbette bizler ilk önce yasak edilen şeylerden kaçınacağız, sonra da farzları yerine getireceğiz. Müslümanlığın en azı budur; Farzları yapmak, haramları terk etmek…Bunu da bir örnekle açalım:

Adam faiz ile geçiniyor. Halbuki faiz en büyük günahlardandır. Almakta, vermekte, hatta kâtipliğini yapmakta o derece suçtur. Şimdi adam faizden kazandığını yerse, faizden kazandığı ile elbise alıp giyinirse, bu kişinin yaptığı ibadetler kabul olur mu? Kitaplar ‘olmaz’ diyor. Demek ibadetlerimizin kabulü için helâl yememiz ve helâl para ile aldığımız elbiseler giymemiz şarttır. Bu manevi temizliktir. Yani, manen temiz olacağız. Ayrıca, maddi olarak ta temiz olmak zorundayız. Bu da farzdır. Namazın farzlarından birisi de elbiselerin temiz olmasıdır. Pis bir elbise ile kılınan namaz caiz olmaz.

Şimdi Ramazan ayındayız. Oruç tutmak farz. Oruç tutmayan büyük günah işlemiş olur. Adam diyor: ‘Efendim, benim bugün işim çoktu, onun için oruca niyet etmedim.’ Kardeşim dinimizde oruç tutmamak için geçerli olan mazeretler bellidir. Fıkıh kitaplarında yazılıdır. Onların haricinde sen, kafana göre mazeretlerle oruç tutmazsan isyan etmiş olursun. Allah’a isyan etmiş olacağından cezayı da hak edersin.

Bil ki… Ramazan ayında, gündüzleyin yeme ve içmeyi, yiyecek ve içeceklerin gerçek sahibi olan Allah yasaklamıştır. Biz oruca niyet ederek bu emri yerine getirmeyi kabul etmiş oluyoruz. Oruç tutmayanlar veya ‘bugün niyet etmedim’ diyerek oruç yiyenler Allah’ın bu emrine karşı gelmiş oluyorlar. Bütün yiyecekler ve içecekler Allah’ındır. O ise Ramazan ayının gündüzünde bunları yemeyi yasaklamıştır. Yersen isyan etmiş, emre karşı gelmiş olursun. Yani, ‘bugün niyet etmedim’ diyerek gönül rahatlığı içinde yiyip içip  gezemezsin!..