Parayı ekseriyetle herkes sever. Çünkü bu dünyada para demek
ev demek, araba demek, güzel yiyecek-giyecek demek, gezmek demek, istediğin
gibi yaşamak demek vs. Yani bu dünyada sevdiğin, arzu ettiğin şeylere
genellikle para ile ulaşabiliyorsun. Bunun için hemen herkes parasının çok
olmasını ister, kar kış demeden, soğuk sıcak demeden sabahleyin herkes evinden
çıkar ve biraz daha kazanacağım diye koşturur durur. İstisnalar bahsimizden
hariçtir.
Para kazanma işi başlı başına bir meseledir. İnsanlar en
çokta para kazanırken imtihan olurlar ve genelliklede bu sırada imtihanı
kaybederler. Bunun için yarın ahirette kimse ‘nereden kazandın ?’ sorusuna
cevap vermeden adım bile atamayacaktır. Parayı kazandıktan sonra harcamak ise
apayrı bir meseledir. Oda ayrı bir imtihandır. Peygamberimiz SAV şöyle
buyurmuştur’ İbadet on kısımdır. Dokuzu helal lokmadır.’ Demek helal
kazanmak son derece önemlidir. Çünkü kazancımıza haram karışırsa yediğimiz
haram içtiğimiz haram olur. O zamanda yapmış olduğumuz ibadetler kabul olmaz.
Peygamberimiz SAV bu konuda şöyle buyurmuştur.’ Her hangi bir vücut haramdan
meydana gelmişse o ateşe daha layıktır.’ Öyleyse her şeyden önce helal
kazanmaya gayret etmek lazımdır. Kazanç haram olursa gerisi boştur.
Bildiğiniz gibi bizler ahir zaman fitnesinin içinde
yaşıyoruz. Bu fitne çok dehşetli fakat çok caziptir. Adeta herkes isteyerek o
fitneye girer. Çünkü o fitnenin içinde insanın çok hoşuna gidecek şeyler
vardır. Bu fitnenin içinde yaşayan insanların bir özelliği de haram helal demeyecekler,
nereden gelirse gelsin diyeceklerdir. Ne dersiniz bu gün öyle değil mi ?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder