Türk Telekom’a hakkımı helâl etmiyorum.

 Son aylarda kabarık gelen telefon faturaları hepinizin dikkatini çekmiştir. Bu faturalar ‘Türk Telekom %80’lere varan indirimler yaptı’ diye yapılan reklamların neticesidir. Bu insanları bu kadar aptal yerine koymak gerçekten düşünülmesi gereken bir durum. Bari ‘indirim’ deme!..

Bu indirimli(!) tarifenin içinde parasını peşin verdiğimiz kontörlerin hangi saatlerde kullanılabileceği de şöyle tesbit edilmiş: Gece saat 10 ila sabah 7 arası. Haydi ev telefonu olanlar bu saatlerde telefonlarını kullanabilirler diyelim; peki işyeri telefonu olanlar ne yapacaklar?

Şimdi biz, milyonlarca işyeri sahibi olarak zaten o saatlerde işyerinde olmamız mümkün değil. O zaman bu ücretini ödediğimiz kontörleri ne zaman kullanacağız? Zaten kullanılmayan kontörler de ay sonunda siliniyor. Şimdi, göz göre göre bu milyonlarca insanın paralarını gasbetmek olur mu? Bari ‘kontörlerinizi günün her saatinde kullanabilirsiniz’ deseniz problem hallolur. Parasını ödediğimiz kontörleri kullanma imkanımız olur. Amma herkes, hatta siz de biliyorsunuz ki bu işyeri telefonu sahipleri o saatlerde işyerinde olmazlar ve hiçbir zaman bu kontörlerini kullanamazlar. Bütün bunlar biline biline bu hatada ısrar yanlıştır ve milyonlarca insanın hakkını yemektir. Elbette haklar burada alınamasa da ahirette bu kişilerin yanına kalacak değildir. Ben, şimdiden ilan ediyorum ki; Ben hakkımı helâl etmiyorum ve hakkımı alacağım.

Gerçi pek çok insan hattını iptal ettiriyor amma işyeri sahipleri bunu da yapamaz. Çünkü müşterileri açısından iş yeri telefon numarasını değiştiremez. Bir nevi bu telefonu kullanmaya mecburdur. Onun bu mecburiyetinden istifade etmek büyük zulümdür.

Öyleyse çözüm gayet basittir. ‘Parasını verdiğiniz kontörleri her zaman kullanabilirsiniz’ demek. Bunu yapamaz mısınız?

Aslında devlet, milyonlarca vatandaşı zulme uğrarken sessiz kalamaz ve duruma el koyar. Devlet olmanın gereğidir bu. Yoksa onlar da zulme ortak olurlar.

Aslında özelleştirmenin yavaş yavaş acısını çekeceğimizin işaretidir bu. Gerçi kurumların devlet elinde iken ki acı hallerini de hep beraber görüp yaşadık. Bu yüzden herkes özelleştirmeye taraftar oldu amma, şartları iyi tespit edilmemiş bir özelleştirmenin ağır faturasını yine vatandaşın ödeyeceği ve bedelinin çok ağır olacağı şimdiden anlaşılmaktadır. Yapılacak bir şey varsa, vakit geç olmadan şimdiden yapılmalıdır.