Toplumumuzda cennet ve
cehenneme götürecek işler yaygın olarak yapılmaktadır.
Kısaca dikkat edilirse
insanları cennete götürecek hareketler güzel, ve yapıldığı zaman yapana huzur
veren hareketlerdir. Bu hareketler yapıldığı zaman hem yapan, hem de o
hareketin yapıldığı toplum güzelleşmekte, bir huzur ve mutluluk oluşmaktadır.
Mesela bir fakire yardım
ettiniz. O fakir bu yardımdan büyük bir memnuniyet duyar, size dua eder, daha
sonra sizin hatırınızı sayar, hürmet eder, elinden gelirse o da size kendine
göre iyilikte bulunur ve hakeza. Yaptığınız bir tek iyilik toplumda adeta
çoğalarak devam eder ve diğer iyiliklerin meydana gelmesini sağlar. İyilik
yapan ve iyilik gören insanlardan meydana gelen toplumda saygı, sevgi, hürmet,
dayanışma ve yardımlaşma gibi güzel hasletler kendiliğinden meydana gelir ve
yaygınlaşır. Hemen hepimiz elbette böyle bir toplumda yaşamak isteriz. Bunun
yolu elimizden geldiği kadar çevremizdekilere iyilik yapmaktır.
Yaptığımız iyiliğin faydası
bununla da kalmaz; iyilik yaptığınız zaman kendinizi yoklayın, belki kendisine
yardım edilen kişiden daha fazla iyiliği yapan zevk almaktadır. Bu, daha
dünyadaki peşin ücrettir. Ayrıca bu yapılan iyiliğin ahiretteki, kıyamet
günündeki, ebedi cennetteki karşılıkları düşünüldüğünde insanlar iyilik
yapabilmek için fırsat kollamaktan başka çareleri kalmaz. İyilik
yapabilecekleri yerleri ararlar. Atalarımızın iyilik yapacak yer bulamayıp ta
vahşi hayvanlara bile el uzatmalarının sırrı işte budur.
Gördüğünüz gibi bir iyiliğin
faydalarını saymakla bitiremedik, gelelim kötülük yapmaya:
Diyelim bir adamın malını
çaldınız veya zorla gasbettiniz veya borç adınız ve ödemediniz. Peşin ceza
sizedir. Ruhunuzda büyük bir sıkıntı duyarsınız. O kişiyi görmemek için
yolunuzu değiştirirsiniz ve daima bu yanlış hareketiniz sizi meşgul eder.
Rahatınız kaçar. Bu hareketinizin diğer insanlar tarafından duyulmasını
istemezsiniz ve daima endişe içinde olursunuz. Bazen çeşitli yalanlarla işi
idare etmeye çalışırsınız ve hakeza… sıkıntı üzerine sıkıntı. İş bununla
bitmez. Dolandırılan, parasını alamayan kişinin diğer insanlara güveni kalmaz,
bu durumdan diğer insanlarda huzursuz olur ve hayatlarından endişe etmeye
başlarlar. İnsanların birbirilerine olan güvenleri, saygı ve sevgileri
kaybolacağından işler daha zor yürümeye başlar. Hayat zorlaşır, endişeler
artar. İş bununla da bitmez. Bu gibi işler artınca emniyet mensupları,
mahkemeler bu işlerle meşgul olmaya başlar. Elbette yapılan bu kötü hareket
ahirette unutulmayacağından bu kişi bu yaptığının cezasını kabirde, kıyamet
gününde, eğer kâfi gelmezse cehennemde de çeker.
Demek yapılan kötü bir
hareket hem yapanı, hem yapılanı, sonuçta da o hareketin yapıldığı toplumu mahveder.
Ahiretteki cezalar da cabası…
Öyleyse, madem güzel
hareketlerin faydaları saymakla bitmiyor, bu durumda yapılacak iş ayetle sabit
olan “iyiliklerde yardımlaşmak ve
kötülüklerde yardımlaşmamaktır” Birbirimize iyiliği tavsiye etmek, iyilik
yapmaya teşvik etmek hatta iyilik yapmayı emretmek; kötülük yapmayı engellemek
ve hatta yasak etmektir.
Garip amma maalesef günümüzde
iyilikler teşvik edilmediği gibi, hatta yasaklanmakta ve yapanlar
kötülenmektedir. Kötülükler ise teşvik edilmekte, hatta insanlar kötü
hareketleri yapmaya zorlanmaktadırlar. İşte bu, tam bir kıyamet alametidir.
İyi ve kötü hareketler her
şeyden önce dinimizde emredilen ve yasaklanan hareketlerdir. Dinimizin hoş
gördüğü hareketler güzel, hoş görmediği hareketler ise kötüdür. Bizlerin kafamıza
göre iyi ve kötü hareketleri tespit etme hakkımız yoktur.
Evet, bir kişinin yaptığı bir
kötülük patlayan bir dinamit gibi toplumu sarsmakta ve az çok herkese zarar
vermektedir. Bunun için toplum halinde yaşayan bizler yapılan kötülüklere lâkayd
kalamayız ve kalmamalıyız. Çünkü zarar eninde sonunda bize d e dokunur. Ve
lâkayd kalmamak, müdahale etmek bize dinimizin de bir emridir. Demek bize “bana
dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” diye öğretilen cümle tamamen bir Yahudi
sözüdür ve toplumu bozmak için söylenmiştir.
Bu ve buna benzer nice Yahudi
sözü toplum içinde dolaşmaktadır. Gözümüzü açmazsak bedeli çok ağır olabilir!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder