Başbakan 88 açılışı canlı olarak yaparken orada idim. Dile kolay, 88 tesis yapılmış ve Konyalının hizmetine sunuluyor. Bu az bir şey değil. Binlerce insan geceli gündüzlü çalışmış, trilyonlarca lira masraf edilmiş ve nihayet açılış yapılıyor. Açılışa bütün Konyalılar toplanmış ve ülkenin başbakanı da açılışa gelip şeref vermiş: Üç noktadan canlı bağlantılar ile kurdela kesilecek. Başbakan soruyor: Ali Bey, beni duyuyor musun? –Gayet güzel duyuyorum, Sayın Başbakanım. –Makas elinizde, buyurun. diyor ve arkasından ‘hayırlı olsun’ diyor.
Böyle güzel şeyleri açarken de ‘besmele’ çekilmeyecekse, söyleyin bu ‘besmele’ ne zaman çekilecek? Kardeşim, güzel işlere başlarken, temel atarken besmele çekilir; bir de böyle hizmete açarken. Peki… Neden besmele çekmiyorlar veya çekemiyorlar?
Bu ekibi herkes tanıyor. Bu ekip besmeleye karşı olan bir ekip değil, tam tersine besmeleyi isteyen ve arzu eden bir ekiptir. Bunda şüphe yok. O zaman böyle bir ekip, üstelik başbakan nasıl oluyor da tam yeri geldiği halde besmeleyi çekmekten kaçınıyor? Kaçınıyor, çünkü laiklerden çekiniyor. Kopacak yaygaradan, laikliğin tehlikeye girdiğini söyleyecek olan yaygaracılardan ve laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiğini söyleyip mahkemeye koşacak olanlardan korkuyorlar. Doğrusu korku bunlara hiç yakışmıyor? Daha doğrusu korkaklık kötü bir haslet olduğu için hiç kimseye yakışmaz. Bunlar unutmamalıdır ki en büyük desteği 27 Nisan bildirisi karşısında dik durdukları için kazanmışlardı. Maalesef kapatma davası neticelendikten sonra bu cesaretleri kırıldı. Bu durum her hareket ve sözlerine yansımaktadır. Bu korkuyu kolay kolay da üzerlerinden atamayacakları anlaşılmaktadır. Yazık…
Gelelim, besmele çekilmesinden rahatsız olanlara… Eğer bir başbakan 88 açılışı yaparken, geceli gündüzlü çalışma ve gayretlerinin meyvesini halkın hizmetine sunarken bir besmele çekemiyorsa ve bundan çekiniyorsa ve bu çekindiği kesim laik kesim ise; söyleyin bakalım bu nasıl bir laiklikmiş ki korkusundan besmele bile çekilemiyor?
Ey “Laiklik İslam’ın ta kendisidir” diyenler, “laiklik Allah’ın insanlara bir lutfudur” diyenler, İslam’a hizmet dava edip “biz de laikiz” diye ortaya çıkanlar ve peşlerinden gidenleri de şaşırtanlar! Gelin, siz bu sözlerinizi külahıma anlatın. Eğer yapılan bu kadar hareketleri görmüyorsanız veya gördüğünüz halde görmemezlikten geliyorsanız veya gördüğünüz halde korkunuzdan söyleyemiyorsanız, sizlere de yazıklar osun!
Çünkü İslam’a hizmet öyle lafla olmaz! Müslümanlık ta lafla olmaz. Kesin olan bir şey vardır. Bu ayet ile de sabittir. “Allah’ın göndermiş olduklarını tebliğ edenler Allah’tan korkarlar ve O’ndan başka kimseden korkmazlar” Ahzap Suresi 39
Gördünüz mü? Allah cc böyle diyor: “Başka kimseden korkmazlar” Demek, başkalardan korkanlar İslam’a hizmet davasında bulunamazlar, bulunsalar bile bu, kocaman bir yalan olur.
Başka bir mesele daha var. Bir insan Allah’tan korkar ve buna göre hareket ederse o zaman her şey de ondan korkar. Eğer Allah’tan korkmazsa o zaman o, her şeyden ve herkesten korkar.
Demek, kurtuluş yok. Kanun bu: Yâ Allah’tan korkacağız, başkaları da bizden korkacak; Ya da.. Allah’tan korkmayacağız, bu defa da biz herkesten korkacağız.
Buyurun… Seçim sizin.
Bu ekibi herkes tanıyor. Bu ekip besmeleye karşı olan bir ekip değil, tam tersine besmeleyi isteyen ve arzu eden bir ekiptir. Bunda şüphe yok. O zaman böyle bir ekip, üstelik başbakan nasıl oluyor da tam yeri geldiği halde besmeleyi çekmekten kaçınıyor? Kaçınıyor, çünkü laiklerden çekiniyor. Kopacak yaygaradan, laikliğin tehlikeye girdiğini söyleyecek olan yaygaracılardan ve laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiğini söyleyip mahkemeye koşacak olanlardan korkuyorlar. Doğrusu korku bunlara hiç yakışmıyor? Daha doğrusu korkaklık kötü bir haslet olduğu için hiç kimseye yakışmaz. Bunlar unutmamalıdır ki en büyük desteği 27 Nisan bildirisi karşısında dik durdukları için kazanmışlardı. Maalesef kapatma davası neticelendikten sonra bu cesaretleri kırıldı. Bu durum her hareket ve sözlerine yansımaktadır. Bu korkuyu kolay kolay da üzerlerinden atamayacakları anlaşılmaktadır. Yazık…
Gelelim, besmele çekilmesinden rahatsız olanlara… Eğer bir başbakan 88 açılışı yaparken, geceli gündüzlü çalışma ve gayretlerinin meyvesini halkın hizmetine sunarken bir besmele çekemiyorsa ve bundan çekiniyorsa ve bu çekindiği kesim laik kesim ise; söyleyin bakalım bu nasıl bir laiklikmiş ki korkusundan besmele bile çekilemiyor?
Ey “Laiklik İslam’ın ta kendisidir” diyenler, “laiklik Allah’ın insanlara bir lutfudur” diyenler, İslam’a hizmet dava edip “biz de laikiz” diye ortaya çıkanlar ve peşlerinden gidenleri de şaşırtanlar! Gelin, siz bu sözlerinizi külahıma anlatın. Eğer yapılan bu kadar hareketleri görmüyorsanız veya gördüğünüz halde görmemezlikten geliyorsanız veya gördüğünüz halde korkunuzdan söyleyemiyorsanız, sizlere de yazıklar osun!
Çünkü İslam’a hizmet öyle lafla olmaz! Müslümanlık ta lafla olmaz. Kesin olan bir şey vardır. Bu ayet ile de sabittir. “Allah’ın göndermiş olduklarını tebliğ edenler Allah’tan korkarlar ve O’ndan başka kimseden korkmazlar” Ahzap Suresi 39
Gördünüz mü? Allah cc böyle diyor: “Başka kimseden korkmazlar” Demek, başkalardan korkanlar İslam’a hizmet davasında bulunamazlar, bulunsalar bile bu, kocaman bir yalan olur.
Başka bir mesele daha var. Bir insan Allah’tan korkar ve buna göre hareket ederse o zaman her şey de ondan korkar. Eğer Allah’tan korkmazsa o zaman o, her şeyden ve herkesten korkar.
Demek, kurtuluş yok. Kanun bu: Yâ Allah’tan korkacağız, başkaları da bizden korkacak; Ya da.. Allah’tan korkmayacağız, bu defa da biz herkesten korkacağız.
Buyurun… Seçim sizin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder