28 Ocak 2011 Cuma

Fiilen Müslüman olmalıyız

Herkes bilir ki lafla Müslümanlık olmaz. Aslında lafla hiç bir şey olmaz. Mesela, hayatında bir defa uçağa binmemiş olan bir kişi lafla pilot olduğunu söylese, pilot olmuş olur mu? Veya siz onun pilot olduğuna inanır mısınız?
Adam hayatında bir defa ameliyathaneye girmemiş, tıp fakültesini de bitirmemiş “Ben cerrahım” diyor. Siz onun cerrah olduğuna inanır mısınız? Veya onu cerrah olduğunu kabul eder misiniz? 
Adam hukuk fakültesini bitirmemiş, hayatında mahkeme görmemiş; diyor “Ben hakimim” Şimdi bu adam hakim olur mu?
Demek, “Ben başbakanım” demekle başbakan, “ben ordu komutanıyım” demekle ordu komutanı, “ben öğretmenim” demekle de öğretmen olunmuyor. Fiilen onları yapmak lazım.
Fiilen olmadıktan sonra söz ile ne derseniz deyin, geçerli olmaz. Fiilen olduktan sonra da zaten söze hacet yoktur. Adam pilot elbiseleri üzerinde, kocaman uçağa bindi, uçağı kaldırdı, kıtalar arası gitti geldi. Şimdi bu adamın ‘ben pilotum’ demesine gerek var mıdır? Her gören onun pilot olduğunu zaten anlar. Adam tıp fakültesini bitirmiş, hastanede çalışıyor, her gün nice hastayı da ameliyat ediyor ve sen bunu görüyorsun. Şimdi bu adam ‘ben cerrahım’ dese demese her gören onun cerrah olduğunu anlamaz mı?
Aynen bunun gibi,  bizler de lafla değil, fiilen Müslüman olmalıyız. Söze hacet kalmadan her gören bizim müslüman olduğumuzu anlamalıdır. Zaten islama göre bir hayat yaşasan, ondaki emirleri yapıp yasaklardan kaçınsan hiç söylemeye gerek olmadan herkes anlar ki sen Müslümansın.
Hani, bir zamanlar haberlerde çıktı. Hıristiyan bir kız bizim vatandaşlarımızdan biri ile evlenir. Tabii bizimki kıza Müslüman olduğunu söylemiştir. Evlendikten sonra kız bakar Müslümanlıkla ilgili hiçbir şey yapmıyor. O zaman çok ağır amma, “Bana neden dinsiz olduğunu söylemedin” der ve oğlanı terk eder.
Okullarda çok öğretmenlik yaptım. O zamanlar düşünürdüm. Acaba şu öğretmenlerden bir kısmı Hıristiyan olsa bizim arkadaşlarla onların ne farkı olur? diye. Çünkü, giyim kuşam desen aynı; namaz abdest dersen onda da yok bunda da. O zaman nasıl ayrılacaklar, nasıl belli olacaklar?
Evet, “Ben müslümanım” demek, ben bu kâinatı yaratan ve beni yoktan var eden Allah’a inanıyorum, ahirete inanıyorum, cennet ve cehenneme inanıyorum, demektir. Her yaptığımızın kaydedildiğine ve ahirette bunların hesabının sorulacağına inanıyorum, demektir. Din olarak İslam’ı kabul ettim. Ben, hal ve hareketlerimi yaparken onda belirtilen emir ve yasaklara göre yaparım, demektir. Zaten sen, ‘ben müslümanım’ dediğin anda karşındaki bu ve benzeri şeyleri anlar veya anlamalıdır. Seni de bunları yaparken gördüğünden şüphesi olmaz ki sen Müslümansın.
Evet, ben müslümanım demek; ben Kur’an’a göre hareket ederim, islamiyetteki farzları yaparım, haramlardan kaçarım, elimden geldiği kadar da sünnet-i seniyyeye uygun bir hayat sürerim, demektir.
Fiilen olmadıktan sonra akşama kadar de ki, ben başbakanım, ben bakanım, ben valiyim, ben generalim, ben doktorum…Ne faydası olur ki…
….
GÜNÜNSÖZÜ: “İslamiyet ne kadar çok yaşanırsa güzelliği de o kadar ortaya çıkıyor, görülüyor ve anlaşılıyor”
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder