26 Ocak 2011 Çarşamba

Münafıkları tanıyalım


Günümüzde münafıkları tanımak çok kolaylaşmıştır. Zira, son zamanlarda yaşanan hadiseler ve konuşulanlar onların net bir şekilde tanınmasını sağlamıştır.
Aramızda çok münafığın olduğu bir gerçektir. Eğer münafıkların sözlerini ve tavırlarını bilirseniz, onları kolayca tanıyabilirsiniz.
İnsanlar üç guruba ayrılırlar: Mü’minler, kâfirler ve münafıklar. Birinci gurup,  Allah’a ve Ahiret gününe inanan ve kısaca, peygamberimiz sav ne getirip haber vermişse, tereddütsüz inanıp kabul edenlerdir.
İkinci gurup: Allah’a inanmayan veya Allah’a inandığını söylese bile, peygamberimiz sav’i kabul etmeyen ve başta O’nun getirdiği Kur’an-ı Kerimi ve içindekileri, ve peygamberimiz sav’in haber verdiği ve tebliğ ettiği şeyleri kabul etmeyenlerdir. Yahudi, Hıristiyan, Budist veya Ateistler gibi.
Üçüncü gurup ise: Bir mü’min gibi her şeyi kabul ettiğini söyleyen amma aslında inanmayanlardır ki, işte bunlar münafıklardır.
Münafıkları tanımak bir taraftan kolay bir taraftan zordur. Kolaydır, çünkü anlayana her yaptıkları, onların münafık olduklarını gösterir.
Bu konuda vaazlarımıza da çok görevler düşmektedir. Dinlediğimiz hocalarımız münafıklarla ilgili meşhur olan şu hadisi ezberlemişler ve hep o hadisi anlatmaktadırlar.
Münafığın alameti üçtür: konuştuğu zaman yalan söyler, sözünde durmaz ve emanete hıyanet eder.
Halbuki, münafıkları net bir şekilde tanımamızı sağlayan pek çok ayetler de vardır. Ne gariptir ki bu ayetlerden hocalarımız hiç bahsetmemektedirler. Hikmetini bilmeyiz!...Amma gariptir!..
Bakın “Mahkemelerde Allah’ın hükümleri tatbik edilsin” deyince münafıklar ne yapıyorlarmış!...
Münafıklara, “Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) ve Peygambere gelin” dendiği zaman onların senden büsbütün uzaklaştıklarını görürsün. (Nisa Suresi 61) Demek onlar, müslümanız dedikleri halde, Kur’an’daki hükümlerin toplum hayatında tatbikine şiddetle karşı çıkarlarmış!..Yani, mesela; içki yasaklansın dendiği zaman, kıyameti koparırlarmış. ‘Şeriata karşıyız’ diye yürürler, sonra, ‘biz de müslümanız’ derlermiş.
Münafıklar, inananları bırakıp ta kâfirleri dost edinirler. Nisa Suresi 139. Müslümanlar ne çekiyorsa bu münafıklardan çekmektedir. Çünkü onlar, bizden göründükleri halde, islam’a düşman olanların yanında yer almaktadırlar ve bu yüzden, elbette cezaları da ona göre olacaktır. İşte cezaları:
Şüphesiz ki münafıklar, cehennem ateşinin en aşağı tabakasındadırlar. (Nisa 145)
Bir adam, hem ‘müslümanım’ diyor, hem de kadınların örtünmesinden rahatsız oluyorsa, ‘içki yasaklanamaz’ diye bağırıyorsa, insanların yavaş yavaş islamî bir hayata yönelmelerinden rahatsız oluyorsa vs. tam bir münafıktır. İşte ayet:
Münafık erkekler ve münafık kadınlar birbirlerindendirler. Kötülüğü emredip, iyiliği yasaklarlar, ellerini de sıkı tutarlar. Onlar Allah’ı unuttular; Allah da onları unuttu. Şüphesiz münafıklar, fasıkların ta kendileridir. (Tevbe 67)
Demek, münafıklar Allah’ın yasakladığı şeylerin yayılmasını severler ve onun için çalışırlar, islama uygun işlerin yapılmasını ise önlemeye çalışırlar. Onun için çıplak kadınları yaz boyu televizyonlarda seyrettirip, başı örtülü beş yaşında bir çocuk görünce de yaygarayı basarlar ve sonra da ‘biz de müslümanız’ derler.
Onların en bariz özelliklerinden birisi de, fasık olmalarıdır; yani dinimizde yasaklanan haramları açık açık işlerler. Bakın çevrenize ve televizyonlara; vücudunun nerdeyse yarısı çıplak kadınlar, hem ‘müslümanız’ diyorlar hem de kadınların tesettürüne şiddetle karşı çıkıyorlar, anlıyor musunuz? İnşallah bundan sonra onları tanımakta zorlanmazsınız. Onlar bu şekilde Müslümanları aldattıklarından cezaları da şiddetli olacaktır. işte cezaları:
Allah cc erkek münafıklara, kadın münafıklara ve kafirlere, içinde ebedî kalmak üzere cehennem ateşini vadetti. (Tevbe Suresi 68)
(Ey münafıklar!), Siz de tıpkı, sizden öncekiler gibisiniz: Onlar sizden daha güçlü, malları ve çocukları daha fazlaydı. Onlar paylarına düşenden faydalanmışlardı. Sizden öncekilerin, paylarına düşenden faydalandığı gibi, siz de payınıza düşenden öylece faydalandınız ve onların daldığı gibi, siz de (dünya zevkine) daldınız. İşte onların dünyada da ahirette de amelleri boşa gitmiştir. İşte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir. (Tevbe 6)
Günümüzde hoşgörü meşhur ya.. Amma Rabbimiz hiç te öyle demiyor ve onlara karşı sert davranmamızı emrediyor.
Ey peygamber! Kafirlere ve münafıklara karşı cihad et ve onlara karşı çetin ol. (Tevbe 73)
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme! Onların eziyetlerine aldırma ve Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. (Ahzap 48)  
 Bu kadar açıklamadan sonra inşallah onları yakından tanır ve birisi ‘müslümanım’ dediği halde islamın aleyhinde konuşursa, ‘islamın hükümleri bu devirde tatbik edilemez’ diye yaygara koparırsa, islamın yayılmasından rahatsız olursa, dinimizde yasaklanan şeylerin yayılmasını isterse, Allah’ın kesin emri olan farzları yapanlardan rahatsız olursa, elinden geldiği kadar farzları yapanlarla mücadele ederse vs. artık siz de rahatça anlarsınız ki; işte o, tam bir münafıktır.
 

.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder